İçeriğe geç

İşçinin Haklı Nedenle Feshi

İşçinin haklı nedenle feshi; dayanağını, Anayasanın 48. maddesinden almaktadır. “https://www5.tbmm.gov.tr/anayasa.htm” Bu maddeye göre herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. Sözleşme serbestisinin de dayanağı olan bu madde, taraflara hukuk sisteminin çizdiği sınırlar içerisinde serbest iradeleri doğrultusunda istedikleri hukuk sonucu meydana getirme özgürlükleridir. Bu bağlamda işçinin tek taraflı iradesi ile sözleşmeyi sonlandırması da mümkündür. Bu noktada işçiye iş davası avukatı ankara danışmanlığı almasını tavsiye ederiz.

Haklı nedenle fesih hakkı, dürüstlük kuralları gereği iş ilişkisini sürdürmesi kendisinden beklenemeyecek tarafa belirli veya belirsiz süreli iş akdini derhal feshetme yetkisi veren bozucu yenilik doğuran bir haktır. İş ilişkisinde devamın çekilmez (katlanılmaz) hale gelip gelmediğinin ölçüsünü objektif iyi niyet, yani dürüstlük kuralları oluşturur.

İşçinin haklı nedenle feshi İş Kanunu ve Borçlar Kanunu maddelerinde yer almaktadır ve fesih bu kanunlardan birine dayanmalıdır. Bu maddeler yanında Deniz İş Kanunu m. 14 ve 16 ile Basın İş Kanunu m.11de de işçinin haklı nedenle feshi yer almaktadır. 

İŞÇİNİN HAKI FESİH SEBEPLERİ 

İşçinin Haklı Fesih sebepleri aşağıda sıralanmış olup, işten ayrılmadan önce mutlak suretle iş davası avukatı Ankara danışmanlığı almanızı, haklı nedenle fesih hakkınızın olup olmadığını, fesih hakkını nasıl kullanacağınızı sormanızı tavsiye ederiz. 

Çalışma Koşullarında Esaslı Değişiklik

İşçinin haklı fesih sebepleri arasında sayılan çalışma koşullarında esaslı değişiklik, genellikle iş yerinin ya da iş tanımının değiştirilmesi olarak karşımıza çıkar. Bu durumda işçi derhal fesih hakkını kullanarak işten istifa edebilir. İşverenin de iş sözleşmesin fesih etmesinin koşulu İş Kanununun 22.maddesinde, geçmektedir. İşveren, işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. İşçi tarafından değişiklik talebi 6(altı) işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmez ise işveren bildirim sürelerine uyarak iş sözleşmesini feshedebilir. 

Madde hükmünden anlaşılacağı üzere işçinin sessizliği kabul manasına gelmemektedir. Ayrıntılı bilgi için 

Sağlık Sebepleri

İş Kanunu m. 24/I de bentlerde sayılmıştır. Buna göre: işin konusu işçinin sağlığı için zarar ya da tehdit teşkil ediyorsa işçi iş sözleşmesini tek taraflı haklı nedenle fesih edebilir. Ancak işçinin fesihten önce işverene, yer değişikliği talebinde bulunulması tavsiye edilir.

Bu hüküm gereğince işçinin hastalığa yakalanması şart değildir. Hastalığa yakalanma tehlikesinin varlığı yeterlidir. Ancak bu tehlikenin gerçekten sağlığa zararlı olduğunun ispatı gerekir. İş davası avukatı ‘na danışarak sağlık sorunlarınızın meslekten kaynaklanıp kaynaklanmadığını, hastalığınızın işçinin haklı fesih sebepleri arasında olup olmadığını sormanız, yararınıza olacaktır. 

  Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri

İşverenin işin konusu hakkında işçiye yanlış bilgi vermesi, işi yanlış tarif etmesi, iş için gerekli alet edevat ve ortamı sağlayamaması, işçiye cinsel taciz, hakaret ya da başkaca suç olan davranışlarda bulunması,  durumunda işçi; iş sözleşmesini tek taraflı olarak fesih etme ve işçilik alacaklarını talep etme hakkına sahiptir. İşten ayrılmadan önce iş davası avukatı Ankara danışmanlığı almanızı tavsiye ederiz.

İşçinin ücretlerinin eksik veya hiç ödenmemesi

Ücretin ödenmediğinden söz edebilmek için işçinin yasa ya da sözleşme ile belirlenen ücret ödenme döneminin gelmiş olması ve işçinin bu ücrete hak kazanmış olması gerekir. Yargıtay’a göre ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir, ikramiye, primi, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların da ödenmemesi işçiye haklı fesih imkânı verir. 

!!!Ücretin 2 veya daha çok kez düzensiz ödenmesi de işçiye iş sözleşmesini haklı nedenle fesih hakkı verir!!! Ayrıntılı bilgi için iş mahkemesi avukatı hizmeti alınız.

Ankara İş Davası Avukatı

İşçinin iş yerinde mobbinge uğraması

İşçinin haklı nedenle feshi gerekçelerinden ispatı en zor olan husus Mobbing’ dir. Mobbing, bir ya da bir grup işçiyi yıldırmak, bezdirmek, yıpratmak maksatlarıyla kötü niyetli, zalimane, aşağılayıcı tavırlara denir. Psikolojik taciz olarak da bilinmektedir. Bu tür davranışlara maruz kalıyorsanız iş mahkemesi avukatı  danışınız. Yargıtay kararları ışığında mobbing, haklı fesih nedenidir.

“Somut olayda, mahkeme gerekçesinde, davalı şirket yetkililerinin davacının çalışma şartlarını zorlaştırması, psikolojik baskısı üzerine istifa etmek zorunda kalması sebebiyle davacının iş sözleşmesini feshetmesinin haklı bir fesih sebebi olarak kabulünün gerektiği, bu itibarla, davacının kıdem tazminatına hakkı olduğu, davacının işten kendisinin ayrılmış olması ve bir işveren feshi söz konusu olmaması sebebiyle ihbar tazminatı hakkı bulunmadığı belirtilmiştir. Bu durumda, mahkeme gerekçesi kendi içerisinde çelişkilidir. Gerçekten, davacının davalı işverenin psikolojik baskısı ile istifa etmeye zorlandığı, tanık beyanları ve tüm dosya içeriği ile anlaşılmaktadır. Bu halde, gerçek bir istifa iradesinden söz edilemez. Bu sebeple, feshin işverence gerçekleştirildiği kabul edilmelidir. Hal böyle olunca, davacının ihbar tazminatı talebinin kabulü gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Yarg. 22. HD, 2014/946 E., 2015/12165 K., 31.03.2015 T.

Diğer taraftan işçiye tecrübe yeteneklerine uygun iş verilmemesi durumu da mobbing olarak değerlendirilmiştir. “Davacı işçinin nitelikli ve mesleğinde tecrübeli bir çalışan olduğu sabittir. Dosya kapsamındaki delillerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde, işçi uzmanlığına ve İstanbul işyerinin önemine vurgu yapılarak, işçinin Ankaradan İstanbul’a süresiz görevlendirildiği, ancak yeni görev yerinde, tecrübesine ve işyerindeki pozisyonuna uygun şekilde görev verilmeyerek pasifize edildiği, işyerinde işe yaramayan personel algısının oluşturulduğu ve bu suretle davacı işçiye, kendi isteğiyle işten ayrılmasını sağlamak amacıyla mobing uygulanmış olduğu anlaşılmaktadır.” Yarg. 22. HD 2015/11958 E., 2016/15623 K. 

İşçinin sigorta primlerinin eksik veya hiç yatırılmaması veya düşük ücretten yatırılması

İşveren tarafından işçiye ödenen ücret sigorta primine yansıtılmak zorundadır. Uygulamada en çok asgari ücretten yüksek maaş alan işçinin, sigorta primi asgariden yatırılır. Sigorta priminizin ne kadar ücretten yatırıldığını e-devlet (4A hizmet döküm belgesi) ekranından kontrol edebilirsiniz. Bu durumun tarafınızca tespit edilmesi halinde ise iş davası avukatı Ankara danışmanlığı almanızı ve ona göre hareket etmenizi tavsiye ederiz.

 “İşçinin sigorta primlerinin hiç yatırılmaması veya eksik bildirilmesi, sosyal güvenlik hakkını ilgilendiren bir durum olsa da Dairemizin 1475 sayılı Yasa döneminde istikrar kazanmış olan görüşü, 4857 sayılı İş Kanunu döneminde de devam etmekte olup, sigorta primlerinin hiç yatırılmaması, eksik yatırılması veya düşük ücretten yatırılması hallerinde de işçinin haklı fesih imkânı vardır” Yargıtay 9. HD., 2009/24286 E, 2010/74 K., 18.01.2010 T.

Evlilik sebebiyle haklı fesih

4857 Sayılı İş Kanunu’nun 120. maddesi atfıyla, halen yürürlükte olan 1475 sayılı kanunun 14. maddesinin 1. fıkrasında, kadın işçinin evlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde evlilik sebebiyle kıdem tazminatına hak kazanabilecek şekilde feshedebileceği hükme bağlanmıştır. Bu 1 yıllık sürenin başlangıç tarihi resmi nikâhın yapıldığı tarihtir. Fesheden kadın işçi, ihbar süresiyle bağlı değildir. 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir