Ayıplı Mal Nedir? Ayıplı Hizmet Nedir ?
Ayıplı mal nedir? Ayıplı hizmet nedir? Ayıp “işin görülmesi, vaat edilen sübjektif nitelikleri veya objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımıyor ise” bu durum ayıp olarak tanımlanmaktadır. Sübjektif ayıp, tarafların sözleşmede kararlaştırdıkları veya bir tarafın bildirimle belirttiği niteliklerin bulunmaması durumunda oluşur. Objektif ayıp ise TMK m.2 çerçevesinde yer alan dürüstlük kuralı bakımından bulunması gereken niteliklerin var olmamasıdır. Ayıp kavramı maddi ve hukuki ayıp olarak karşımıza çıkabilmektedir. TKHK hükümleri ise maddi, hukuki ve ekonomik ayıpların tamamı bakımından uygulanabilir mahiyettedir. Daha etkin bir hak mücadelesi ve tüketici hakları şikayet için Uyap avukat aracılığı ile danışmanlık almanızı tavsiye ederiz.
Tüketici Kime Denir?
Tüketici kime denir? Ayıptan Doğan Sorumluluk hem tüketici hukukunun hem de borçlar hukukunun önemli konularından birini oluşturmaktadır. 6098 satılı TBK da satım sözleşmesinin altında düzenlenen ayıp kavramı 6502 sayılı YKHK da ayrıca düzenlenerek tüketiciler özel olarak korunmak istenmiştir. TKHK m.3 uyarınca tüketici, “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” şeklinde tanımlamıştır. Tüketici, dağıtım zincirinde en altta bulunan ve sunulan mal ve hizmeti kendi ihtiyaçlarını karşılamak için tüketen kişi olarak tanımlanabilir. Tüketici hakları şikayet için uzman görüşü almanız önerilir.
Ayıplı Mal ve Hizmet Tesliminde Sorumluluğun Şartları
- Ayıplı maldan kaynaklı satıcının sorumlu tutulabilmesi için öncelikle malın alıcıya teslim edilmesi gerekmektedir. Teslim ile sorumluluk başlar,
- İkici olarak ayıbın esaslı ayıp olması gerekmektedir, bir maldaki ayıbın esaslı ayıp olması için; maldan istenilen yararın ortadan kalkması ya da ciddi ölçüde azalması gerekmektedir. Ayıp esaslı ise; tüketici hakları şikayet yoluna gitmenin önü açılır.
- Üçüncü olarak ise maldaki ayıbın teslimden önce var olması gerekmektedir. Mal alıcıya teslim edildikten sonra ortaya çıkan ayıplar bakımından, ayıplı malın sağladığı seçimlik haklardan yararlanılamaz. Ancak ilgili kanundaki düzenlemeye göre, malın tesliminden itibaren altı ay içinde görünen veya ortaya çıkan ayıpların teslim anında var olduğu kabul edilmiştir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatını satıcı yapmak durumundadır.
- Dördüncü olarak ise, satış esnasında alıcının maldaki ayıbı bilmiyor olması gerekmektedir.
- Son olarak ise maldaki ayıbın açık bir şekilde görülmemesi gerekmektedir. Yani ilk gözden geçirmede kolayca görünen bir ayıptan dolayı satıcının sorumluluğu doğmaz. Zira alıcının da bir malı alırken kontrol ve muayene etme yükümlülüğü vardır. Makul, dürüst ve orta zekâlı bir insanın malı incelemesi ile anlaşılabilecek maldaki bir ayıp, hiç dikkat edilmeden, ayıplı olduğu bilinmeden alınmış ise burada satıcını sorumluluğu olmayacaktır. Ancak malın incelenmesi ve kontrolü için alıcıya satıcı tarafından imkân verilmelidir. Aksi halde açık ayıp dahi olsa satıcı sorumludur.
- Sağlayıcının ayıplı hizmetten sorumlu tutulabilmesinin ilk şartı ise tüketiciye ayıplı bir hizmetin sunulmuş olmasıdır.
- Sağlayıcının ayıplı hizmetten sorumlu olması için ikinci şart, ayıbın önemli olmasıdır.
Tüketicinin Seçimlik Hakları
Tüketicinin Seçimlik Hakları, Ayıplı mal ve hizmet tesliminde dört seçimlik hakkı vardır. Bunlar;
- Sözleşmeden dönme hakkı,
- Bedelden indirim hakkı,
- Ücretsiz onarım hakkı
- Ayıpsız misliyle değiştirme hakkıdır.( Tüketiciye ayıplı hizmet sunulması halinde ise malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi hakkı yerine hizmetin yeniden görülmesi hakkının kullanılması hakkı tanınmıştır.)
- Sözleşmeden dönme hakkının kullanılmasından sonra, sözleşme yapıldığı andan itibaren geriye etkili olarak ortadan kalmış sayılır ve buna bağlı olarak satıcı/sağlayıcı aldığı bedeli faizi ile birlikte geri ödemelidir.
- Yine tüketicinin ayıp oranında bedelden indirim hakkını kullandığını satıcıya bildirmesi halinde satıcı satılanın ayıplı değeri ile ayıpsız değeri arasındaki farkı faizi ile birlikte tüketiciye iade etmek durumundadır. İade için Uyap avukat hizmeti alınız.
- Yukarıda sayılan haklar seçimlik olup, seçimlik haklardan hangisinin kullanılmasının tüketici için daha faydalı olacağı büyük önem arz etmektedir. Özellikle ayıpsız misliyle değiştirme ve sözleşmeden dönme haklarının kullanımında bazı kriterlere dikkat etmek gerekir. Örneğin 2. El olarak sahibinden alınmış bir otomobilin ayıplı çıkması halinde, tüketicinin ayıpsız misliyle değiştirme hakkını kullanması halinde ifası imkânsız bir talep olacağından kabul edilmeyecektir. Bu halde sözleşmeden dönme veya bedelden indirim hakları kullanılması daha doğru olacaktır.
- Sözleşmeden dönme hakkının kullanılması halinde satıcı sözleşme gereği aldığı bedeli faizi ile birlikte iade eder. Ancak günümüz şartlarında sözleşmeden dönme hakkının kullanılması halinde artan piyasa koşullarında alınan ürünün değeri oldukça yükselmiş olabilir, ancak alacağı bedel ilk ödediği bedelin sadece faiz işletilmiş halidir. Bu durumda tüketicinin piyasa koşulları da değerlendirilerek maddi tazminat isteme hakkı mevcuttur. Örneğin tüketici kullanıcısından 400.000TL ye 2. el bir araç almış olsun, bu aracın pert kayıtlı olduğunu sonradan öğrenen tüketici 6 ay sonra sözleşmeden dönme hakkını kullandığında aracın pert kayıtlı olanları dahi 600.000TL ye yükselmiş olabilir. Bu durumda sözleşmeden dönme hakkı kullanılırsa satıcı 400.000TL + 6 aylık işleyecek faizi tüketiciye iade ederek aracı geri iade alır. Örnekten de görüldüğü üzere tüketicinin sözleşmeden dönme hakkını kullanması kendisine yarardan çok zarar getirebilir, bu gibi durumların önüne geçebilmek için seçimlik haklar kullanılırken oldukça dikkatli olunmalıdır. Haklarınızın farklında olmak, tüketici hakları şikayet ve kaliteli bir tüketim alışkanlığı için Uyap Avukat aracılığı ile hukuk arayışına girmeniz sizin için elzemdir.